Sony Pictures’ın Spider-Man çizgi roman karakterlerine dayanan spin-off filmlerinin ilki olan 2018 yapımı “Venom: Zehirli Öfke” ve 2021 tarihli devam filmi “Venom: Zehirli Öfke 2“nin ardından gelen “Venom: Son Dans” Tom Hardy liderliğindeki üçlemeyi sonlandırıyor.
Hardy üçüncü filmde de Eddie/Venom olarak geri dönüyor ve ikili bu son danslarında, her iki dünya tarafından da avlanırken perdeleri kapatacak yıkıcı bir karar vermek zorunda kalıyor.
“Venom: Son Dans”ta Tom Hardy‘e “Ted Lasso” yıldızı Juno Temple ve “Doctor Strange in the Multiverse of Madness” aktörü Chiwetel Ejiofor da eşlik ediyor. Oyuncu kadrosunu Peggy Lou, Stephen Graham, Rhys Ifans, Allana Ubach, Clark Backo tamamlıyor.
İlk iki filmin senaryo yazarı olan Kelly Marcel bu filmde yönetmen koltuğuna da geçti ve senaryoyu Hardy ile birlikte yazdı. Marcel ve Hardy aynı zamanda Avi Arad, Hutch Parker, Amy Pascal ve Matt Tolmach’la birlikte filmin yapımcılığını da üstleniyor.
Venom: Son Dans Filminden Ne Umduk, Ne Bulduk?
Öncelikle bu yazı spoiler içerir, o yüzden lütfen okumadan önce spoiler yemek istemiyorsanız bu yazıya devam etmeyin…. Venom ile Eddie Brock kaçak durumunda olmaya devam etmektedir. Adeta Thelma ve Louise gibi takılmaktadırlar ve ufakta olsa suç gördüklerinde dayanamayıp insanları ve en çok da “hayvanları” kurtarmaya devam etmektedirler. Fakat dünyanın başında çok az dert varmış gibi bir de simbiyotların yaratıcısının intikam yemini peydah olur. Simbiyotlar kötü yaratıcıları Knull’u hapsedip kendi evrenlerinden kaçarak birçok yere dağılmıştır ve elbette en önemlileri Venom ile gelen birçok simbiyot daha bizim evrenimizdedir. Venom‘un Eddie’yi daha önce ölümden kurtarması da işlerin çok dahaz fazla karışmasının en baş nedeni olmuştur. Knull’un hedefindeki Kodeks’in Venom ve Eddie’de var olması onları birinci hedef yapar elbette. Eddie Brock ve Venom‘un başka hayalleri varken, hayat ve tabii ki de Knull onlara bambaşka sürprizler hazırlanmıştır. New York’a gitmek için yola çıkan ikili kendini Amerika’nın en meşhur olan yeri 51. Bölge’de bulur. Burada yapılan simbiyot deneyleri ve Knull’un planları ikilinin yoluna buraya düşürür.
Bir süredir beklediğimiz diğer simbiyotlarında katıldığı savaş nihayet gerçekleşse de bana çok da geçmedi bu sahneler. Çünkü ben daha fazla simbiyot ve aksiyon beklerdim. Sürekli birbiri için savaşan Venom ile Eddie Brock, bu sefer kendi dünyaları ile insanların yok olmaması için savaşlarını bambaşka bir alana taşır. Serinin diğer filmlerine, paralel evrenlere ve hatta Tom Hardy‘nin “en seksi erkek” seçilme olaylarına bile gönderme yapan film, bir süre durağan ve tek düze konuşmalarla ilerlese de aksiyonunu sona saklamış gibi duruyor. Knull canavalarını simbiyotları ve Kodeks’i bulmaya yollamışken, 51. Bölge’deki simbiyotların savaşta Venom‘a yardım etmesi malum sonucun ilanı gibi olmuş gerçekten. Kodeks’in yok olması ve Knull’un serbest kalmaması için tek sonuç vardır, o da Venom‘un ölmesidir elbette. Tüm canavaları üstüne çeken ve Eddie’yi formundan çıkaran Venom bu filme hiç yakışmayan üzücü bir yola girmiştir. Venom‘un asit içinde erimesiyle, Eddie’ye vedası bir hayli kalp kırarken, yaptığı fedakarlık sonrası Knull hapishanesinde mahkum kalmaya devam etmiştir. Birlikte yapamadıkları New York yolculuğunu Eddie sonunda yapmıştır ve Venom‘un çok görmek istediği Amerika’nın sembolü olan Özgürlük Heykeli’nin karşısında dostunu yad etmiştir. Tüm bunlarla beraber Eddie’nin New York’a gelmesi “Eddie Brock, Spider-Man evrenine artık geçiş mi yapıyor?” sorularının da kafalarda dönmesine neden oldu. Ayrıca şunu da eklemek lazım, film için seçilen müzikler çok iyi olmuş. Herkesin bildiği ve eşlik etmektem imtina etmeyeceği müzikler filmde karşınıza çıkacak.
Toparlayacak olursak; ne kadar Tom Hardy, “Eddie ile Venom’un her anını sevdim ve onlara gerçekten düşkünüm,” diyor. “Onları her zaman oynarım. Çünkü bu iki karakteri nereye koyarsanız koyun, hangi kapasitede olursa olsun onları canlandırmak için içimde özel bir yer var. Bu ikisine karşı asla sona ermeyecek bir yükümlülük, sorumluluk ve bakım görevi hissediyorum. Her zaman onlarla birlikte olacağım.” sanki artık Venom için biraz ara vermeli tavırları vardı gibi filmde. Fakat Venom için en baştan beri doğru adam hep Tom Hardy‘di. Ki Hardy özellikle belki de Spider-Man‘in devam filmlerinde hatta belki de birkaç Marvel filminde gözükecektir diye düşünüyoruz. Bizde daha çok Tom Hardy‘li Venom görürsek elbette mutlu oluruz….
Venom: Son Dans filmi 25 Ekim‘de sinemalarda…