Hijyen takıntısı olan Nurhayat, cafede otururken Rıza’nın tozlu ayakkabısını temizlemeye kalkar. Ancak başını sert bir şekilde masaya vurur. Bu olaydan sonra Nurhayat’ın tüm davranışları değişir. Rıza olmadan telefon kullanamaz, sokağa çıkamaz hale gelir. Görünmez kaza sonrası onun travma geçirdiğini düşünen Rıza, vicdan azabından her dediğini ikiletmeden yapmaya başlar.
Sapanca’ya tatile giden Afife, evini temizleme işini Bora’ya verir. Anneannesinden bir türlü harçlık kopartamayan Bora çareyi birkaç bibloyu satmakta bulur. Fakat sattığı biblolar koleksiyon parçası ve manevi değeri en yüksek olanlardır. Olayı fark eden Deniz, anneanneleri dönmeden bibloları geri almaya çalışır. Ne yazık ki en kıymetlisi çoktan satılmıştır.
Açılay’ınsa morali çok bozuktur. Zira yeni gelen senaryoda, Yazgı tarafından vurulup ölmektedir. Diziden çıkmak istemeyen Açılay, Emir ve Deniz’den destek ister. Arkadaşlarına istediği desteği veren Emir ve Deniz, bir de bakar ki, ek yazılan senaryoda kendileri de ölmektedir. Üçlüyü bir anda işsiz kalma korkusu sarar.
Tülay’la Selahattin’in aralarıysa telefon mesajları yüzünden açıktır. Tülay kendine mesajlar yollayan Selahattin’i kaba olmakla suçlar ve ondan mesajlarında özellikle gülen yüz göndermesini ister.
Babasıyla annesini ayırmak isteyen Orçun, Selahattin’e bir tuzak kurar. İlaçla uyuttuğu babasının uygunsuz resimlerini çeker ve ceketinin cebine koyar. Fakat resimleri Gülistan yerine bir başkası bulur ve ortalık fena karışır.
Rıza, sonunda Nurhayat’ı beyin MR’ı çektirmeye razı eder. Sonuç herkes için şaşırtıcı olur.