TRT 1‘in “Bir Zamanlar İstanbul” dizisi, yayınlanan ilk üç bölümüyle milyonlarca izleyiciye ulaşarak sezonun ençok konuşulan dizilerinden birisi oldu. 1990’lı yılların atmosferini yeniden kuran dizi farklı kültür ve yaşam tarzlarından gelen iki gencin yollarını kesiştiren aşk ve adalet hikayesini anlatıyor.
Cihangir Ceyhan: Zıt kutuplar birbirini çeker
Dizinin başrol oyuncusu Cihangir Ceyhan, tıpkı karakteri Ali gibi Nazım Hikmet okuyan biriyle Necip Fazıl okuyan birinin aşk için bir araya gelebileceğini söyledi. “Farklı kültür ve fikirlere sahip insanların” zıt kutuplar gibi birbirini çekeceğini söyleyen Ceyhan’ın en sevdiği edebiyatçılar ise Ahmed Arif ve Yaşar Kemal.
Alina Boz: “Aşk insana sınırlarını aştıran bir şey”
Dizinin diğer başrolü başarılı oyuncu Alina Boz da Cihangir Ceyhan gibi düşünüyor. Karakteri Seher’in böyle bir ilişkinin mutsuz sona mahkum olduğunu söyleyen katı tutumundan farklı şekilde Boz’a göre aşk, insana sınırlarını aştıran bir duygu. Boz, böyle bir ilişkide çatışmaların normal olduğunu ancak aşkın bunun üstesinden geleceğini ekledi.
Ali ve Seher aşkında ikinci perde
Bir Zamanlar İstanbul’da Ali, münazara yarışmasında tanıştığı öğrenci ve radyo programcısı Seher ile birkaç kez daha görüşmüş ancak bu esnada dükkanlarını basan çetelerle mücadele ederken Seher karşısında açıklaması zor bir duruma düşmüştü. Seher hem bu durumlar hem de ikili arasındaki kültür ve fikir farkı nedeniyle mutsuz sona mahkum olduklarını söylemişti. Dizinin ilerleyen bölümlerde Ali, Seher’e haklılığını ispat etmeye çalışacak.