Şükran ve Efkan’ın mahalle düğününde, mutluluktan havaya silahlar sıkılmaya başlanır. Damadın askerlik arkadaşı sakar Şakir’e, gelinin abileri silah atmayı öğretir. Ama kurşun damadın ayağına isabet eder. Şakir durumu görünce, "askerlik arkadaşımı öldürdüm, benim de ölmem lazım" diye kaçmaya başlar. Gelinin abileri de Şakir’in peşine düşer. Rıza ve ekip de olayı tatlıya bağlamak ve bir kaza daha olmasını engellemek için hepsinin peşine düşer. Pansuman yapılır, Efkan ve Şakir, Rıza tarafından barıştırılır ve tüm ekip birlikte düğüne döner. Mesut, Hüsnü, Sinan, Ali, gelin ve damat ile karşılıklı göbek atar.Hüsnüler’in evinin kapısına, biri gizli mektup bırakıp kaçar. Mektup Hüsnü’nün eline geçer ve bu pembe zarftaki aşk mektubunun sahibi bulunamaz. Nazike kendisine geldiğini düşünür ve çocuklar dalga geçmeye başlar. Suat, Hüsnü’ye geldiğini zannedip kıskançlık krizlerine başlar. Mektup öyle birine gelmiştir ki, kimse inanamaz.Rızalar eski dostu Prof. Dr. Hilmi Duru’nun paneline katılır. Konuşmanın ortasında polis gelir ve Hilmi Bey’i tutuklar. Suçsuz olduğu anlaşılıp ilk önce serbest bırakılır. Hilmiler’in emektarı Gülsüm’ün oğlu Servet, devrim oluşum örgütü üyesidir ve bunu herkesten saklamayı başarmıştır. Düğün için Hilmi’den yüklü miktarda para çeker ve o parayı olduğu gibi örgüte getirir. Polis bu örgütün içinde Hilmi Bey’in de olduğunu düşünüp tekrar tutuklar. Rıza Baba ve ekip, Hilmi’nin suçsuz olduğunu kanıtlamanın peşine düşer.
Dizi
Yüzyıllara meydan okuyan, büyülü, kocaman bir şehir; İstanbul. Ve bu şehrin her sokağını, herkes için daha güzel, daha yaşanır bir yer yapmak uğruna her türlü kötülüğe ve sıkıntıya meydan okuyan yürekli polislerimiz
İstanbul Polis Teşkilatı Asayiş Şubede görev yapan sivil bir ekip, minibüsleriyle bu metropolün sokaklarını arşınlamakta ve karş…